KAZANANLAR VE KAZANDIRANLAR!..
KAZANANLAR VE KAZANDIRANLAR!..
Mustafa Nevruz SINACI
Mahalle, Köy, Belde, İlçe ve İl halkıyla doğrudan hiçbir ilgisi, alâkası bulunmayan ve fakat ``sunuş biçimi´´ itibarıyla, adeta genel seçim havası verilen ``yerel seçimler´´ oldu, bitti. Daha doğrusu ``oldu bitti´´ ye getirilip; En saygısız, hayasız, edep, terbiye, demokrasi, ulaşma ve anlaşma kültüründen bigâne, en kültürsüz biçimde ``insana ve millete rağmen´´ çok çirkin bir dayatma biçiminde yapıldı, gitti!...
``Demokratik, Lâik, Hukuk Devleti´´ lâfzıyla anılan bir devlette; Seçim sandıklarına müdahale, oy kullanımında suiistimal, görevi ihmal veya görevi kötüye kullanmaya teşebbüs, kısaca adına ``Yargı Gözetimi´´ dediğimiz, gerçekte ``Devlet Teminatında´´ gizli oy ve açık, şeffaf/saydam sayım, tespit ve tutanak tanzimine fesat karıştırmak ne demek?.. Dahası isnat edilen iddialar arasında: Hile, Sahtecilik, Alenen Sahtekârlık, Sahte Oy, Sahte Mühür, Sahte İmza gibi, insanı dehşete düşüren hukuksuzluk, ahlâksızlık, kanunsuzluk ve yolsuzluklar!..
1946`yı Sollayan Seçim&8230; ``30 Mart 2014 yerel seçim eylem ve prosedürü´´ hakkında, biraz olsun şeref, haysiyet, onur ve sorumluluk sahibi basın-yayım organlarında işlenen ortak kanaat bu: 1946`yı sollayan seçim&8230; Bahse konu seçime kısaca bakalım ve inceleyelim:
Şöyle ki: Çok partili dönemin ilk tek dereceli seçimi 21 Temmuz 1946 günü yapıldı ve tarihe ``Büyük yolsuzlukların yapıldığı seçim´´ olarak geçti. Burada bahse konu yolsuzluk 3 ana unsurdan ibarettir. (1) Tek parti iktidarının bütün nimet, imkân ve vasıtalarının pervasızca kullanılması; (2) Demokrat Parti`nin ani ve emrivaki bir seçim baskını ile kumpasa getirilerek tuzağa düşürülmesi; (3) En kötü, pislik, iğrenç ve insanlık dışı olanı ise, ``açık oy gizli sayım´´ türü bir alçaklık, aleni düşmanlık ve kalleşliğin; Demokrasiye, adalete, hukuk ve ahlâka karşı bir meydan okuma, alay ve istihza biçiminde uygulanması..
Otuz Mart`a gelince: Özellikle Anadolu Ajansı`nın kullanım biçimi, ``tek parti sultası, cunta ve diktasının´´ ayniyle vaki olduğunun ispatıdır. Konya Milletvekili Atilla Kart`ın soru önergesi ve dava konusu yaptığı ``kamu imkân, makam ve kaynaklarının kullanılması´´ olayı da cabası. Her kadar, ``baskın bir seçim´´ söz konusu değil ise de:
Bazı illerde, oy sayımı sırasında elektriklerin kesilmesi, 34 ilde tüm tutanaklara itiraz edilmesi; İtirazlarda, özellikle birleştirme tutanakları üzerinde; ``nitelikli sahtekârlık, seçmen listelerine sahte imza atılarak oy kullanılması, seçim sandık kurullarına baskı, bazı bakanların oy sayım ve ayrımına müdahalesi, 298 ve 2972 sayılı kanunlar gereği:, ``Kullanıldıkları büyük şehir ve illere göre; Her Partiye ait Büyük Şehir veya İl belediye başkan adayı ile ilçe Başkan Belediye Meclis üye adaylarının ``TEK OY PUSULASI´´nda tadat edilerek; Oy pusulalarının her türlü kargaşa ve karmaşaya meydan vermeyecek biçimde: ``Belediye ve İl Genel Meclisi´´ olmak üzere 2`ye düşürülerek basitleştirilmesi; Muhtar adayına ait oy pusulasının ise aynı zarf içine konularak, yüz binlerce haksız/gereksiz ve mantıksız iptalin önlenmesi pek alâ mümkün iken, bunun yapılmaması&8230; Üstelik halkın yeterince bilinçlendirilmemesi&8230;
İddiaların büyük bir bölümü haklı ve doğru ki; Vaki itirazlar neticesinde: ``1946`da itirazlar sonucunda değişen sonuç olmamasına karşın´´ son yerel seçim de yenilenen sayımla el değiştiren ilçe, belde ve hatta il belediye başkanlıkları olmuştur. Bilhassa Ankara, İstanbul, Adana ve İzmir`de açıklanan belgeler ciddidir. Sayım ve birleştirme tutanaklarındaki tahrif, müdahale ve sair usulsüzlüklerin ele yüze bulaşmasının nedeni olarak AKP`lilerin bilgisayar konusunda fazla gelişmemiş olduğu ileri sürülüyor. Bunda da bilgisayarda uzmanlaşmış olan paralelcilerin uzaklaştırılmasının payı olduğu belirtiliyor. Bir başka eleştiri de CHP`nin il ve ilçe başkan adaylarını belirlemedeki karar değişiklikleri ile ilgili olduğu iddiaları&8230;
Fakat sebep her ne olursa olsun; Millet iradesinin, mutlaka ve doğrudan etkili, yetkili ve belirleyici olması gereken mahalli idarelerde (ve elbette genel seçim ve referandumlarda);, Hile, sahtekârlık ve tahrifat yapacak, seçimlere fesat karıştıracak kadar muhteris, akıl fukarası, alçak; Halk, hak, adalet, ahlâk, hukuk ve demokrasi düşmanı mücrimler mutlaka tutuklanıp en ağır biçimde cezalandırılmalı. Aksi takdirde: Hırs/ihtiras galip gelir ki bu tam bir felâket olur!
-- ______________________________________________ Mustafa Nevruz SINACI Siyaset Bilimci-Hukukçu, Araştırmacı-Yazar e.mail (özel), gercek.demokrat@hotmail.com Yazışma Adresi: P.K. 118 [06 442] Yenişehir-ANKARA WEB ::: http://www.mustafanevruzsinaci.blogspot.com
|