Yeni bir dönemin başlangıcı mı?
Yeni bir dönemin başlangıcı mı?
04 Mayıs 2024
Mehmet Koçak İletişim: kocak61mehmet@gmail.com
Ne zaman ve nerede olacağı merak edilen ve siyasette tüm gözlerin çevrildiği o görüşme sonunda gerçekleşti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i AKP Genel Merkezi’nde kabulüyle, iktidar ile muhalefet ilişkilerinde yeni bir dönem başlatılmış oldu.
Görüşmede Özel, Erdoğan’a “Cumhuriyet Ateşi” isimli objenin yanında Mesir Macunu, Erdoğan’ın ise Özel›e Milli Saraylar’dan fincan seti, çay ve bal ile karşılık vererek hediyeleşmeleri iktidar-muhalefet ilişkilerinde olumlu bir değişimin ifadesiydi.
Hem AK Parti, hem de CHP’den yapılan açıklamalardan görüşmenin oldukça olumlu bir havada ve verimli geçtiği anlaşılmaktadır.
Bunlar aslında olağanüstü gelişmeler değil, olması gerekenlerdi. Cumhurbaşkanı ile muhalefet partisinin genel başkanının bir araya gelerek ülkenin sorunlarını tartışmaları görüş alışverişinde bulunmalarından daha doğal ne olabilir.
Siyasilerin ve basının bu buluşmaya olması gerekenden fazla anlamlar yüklenmesinin sebebi ise şimdiye kadar görmeyi arzu ettiğimiz halde siyasi ihtiraslar yüzünden 8 yıldır göremediğimiz bir tablo oluşundandır.
Unutulmasın ki, hukukun üstünlüğünü temel esas alan demokratik yönetimlerde iktidarlar kadar muhalefet partileri de ülke yönetiminden sorumludurlar.
Muhalefetin görevi elbette yanlışları eleştirmektir. Ancak muhalefet, iktidarın her yaptığına karşı çıkmak demek değildir.
Muhalefetin haklı eleştirilerini ve yapıcı önerilerini dikkate almakta iktidarın görevidir.
Bu gerçekler nazari dikkate alınarak gerçekleştirilen görüşmede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özel’e “iade-i ziyarette” bulunacağı gibi bayramlar ve önemli konularda görüş alışverişinde bulunma kararı alınmış olmaları siyasi geleceğimiz adına olması şart olan çok olumlu bir adımdır.
Kısacası, değişim ve dönüşümün yaşandığı dünyamızda ülke içinde birlik ve beraberliğin sağlanması konusunda herkes üzerine düşeni yapmalıdır.
•
Cumhuriyet Halk Partisi eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Alman Bild gazetesine verdiği mülakatta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için “diktatör” ifadesini kullanmıştı.
Yine, “Tek Adam”, “Saray rejimi”, “Seni Cumhurbaşkanı olarak tanımıyorum” gibi yakıştırmaları da Kılıçdaroğlu tarafından seslendirilmişti. İşte bunlar ve benzeri itibarsızlaştırma ithamlarla koparılan ilişkilerle tam Sekiz yıl ülke meseleleri ve sorunlara çözüm üretilmesi konusunda bir ortak yol izlenemedi aksine tavandan tabana yayılan ve kutuplaştıran bir gerilimli siyaset dönemi yaşandı.
Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan görüşme talebi ve Erdoğan’ın randevu vererek Özel’i kabulü ile siyasetteki tıkanıklığın aşılmasına vesile oldu.
Bölücü ihanetin siyasi uzantısı DEM ile ‘Kent İttifakı’, adı altında devam ettirilen ilişkileri sonlandırılmaması, 1 Mayıs kutlamaları için Taksim ısrarı ve yeni Anayasa’yı şartlara bağlayan mesajları gibi hâlâ bazı yanlışları olsa da CHP eski genel başkanı Kılıçdaroğlu’nun “Sarayla görüşme olmaz, mücadele edilir” şeklindeki olumsuz açıklamalarına rağmen geri adım atmayan Özel’in sorumluluğunun bilincinde hareket etmesi kendisi açısından ayrıca önemli bir kazanım olmuştur.
Bir yandan küresel ve bölgesel düzeyde Jeopolitik fırtınaların yaşandığı bir zaman başlatılan bu olumlu ve yapıcı muhalefete CHP içinden DEM ile yakın ilişkiler içinde olan bir kesim karşı çıkacaktır.
Eğer, Özgür Özel, onların bu olumlu gidişi engelleme yönünde başlatacakları direnişini aşma iradesi gösterir, milli güvenlik ve dış ilişkiler konusunda ülkenin milli menfaatleri noktasında hükümete desteğini sürdürebilirse hem kendi hem de ülke kazanmış olacak.
Erdoğan ve Özel’in buluşması, ülke olarak yeni ufuklara yelken açma adına geleceğe yönelişimize önemli katkı sağlayacağı inancındayım. Ancak daha önemli olan bu ilişkinin devam ettirilmesidir.
Dileğimiz ve duamız. “Önce ülkem ve milletim” siyaset anlayışıyla başlatılan bu olumlu ve yapıcı politikanın sürdürülmesidir.
Bekleyelim görelim…
|
